Blog Listem

1 Haziran 2014 Pazar

YÜZ YILLIK YALNIZLIK


Bu ikinci kez  oluyor.

Yıllar öne okuduğum bir kitabı yıllar sonra yeniden okumaktan söz ediyorum.

Son günlerde aklımda geçmişten kalan  şu cümleler var; kimden duydum bilmiyorum : Klasikler bir ömür boyunca 3 kez okunmalı, gençlikte, orta yaşta ve yaşlılıkta. Yaşlılık için bir taahhüdüm yok elbet ama bu cümleyi uyguladığım ikinci kitap  Yüz Yıllık Yalnızlık oldu.

 Yüz Yıllık Yalnızlık  yirmili yaşlarımın içinde okuduğum bir kitaptı. Beni Marquez'le tanıştıran muhteşem bir romandı. Roman bana hediye edilmişti ve hediye eden kişi bunu yıllar sonra bir kere daha okuyacağımı söylemişti. Bu hediye edişin bende hazin bir hikayesi vardır, bu yüzden tekrar okumayı hep erteledim.

Geçtiğim ay Marquez de bu dünyadan gidince Yüz Yıllık Yalnızlığı bir kere daha okumaya karar verdim ...
ve çok iyi yaptığımı düşünüyorum. O zamanlar gözümden kaçan pak çok ayrıntıyı bu ikinci okuyuşumda yaşıyorum. zira ...

Kitap için fazla detaya girmeyeceğim; okur tarafından yeterince tanındığına inanıyorum. Bir de uyarı yapmak istiyorum; başlangıçta o kalabalık ve muhteşem ailenin isimleri birbirine karışabilir. Fakat  ilerleyen sayfalarda hepsi yerli yerine oturuyor.

Sayfalarını çevirdikçe içinden kelebekler uçuşturan bir romandır benim için Yüzyıllık Yalnızlık .
Yirmili yaşlarımda da, kırklı yaşlarımda da değişmez yegane fikrim budur.



22 yorum:

  1. "İçinden kelebekler uçuşturan bir roman", ne kadar güzel tanımlamışsın, sevilen bir kitabın yıllar sonra tekrar okunuşu, eski bir dostu yeniden bulmak gibi:)

    YanıtlaSil
  2. Yıllar önce okunmuş bir kitabı yeniden okumak... Ben de sıkça yapmaya çalışırım. Geçmiş yıllarda okuduğum kitaplarda küçük notlarım altı çizilmiş satırlar vardır. Sonraki okuyuşlarda insan bir bakıma kendini, değişimi de değerlendirmiş oluyor. Aynı hazzı almakla birlikte farklı yorumlar olabiliyor. Değerlendirmeler değişebiliyor. Kendimizi de test etmiş oluyoruz.
    "Yüzyıllık yalnızlık" ile ilgili değerlendirmelerinize aynen katılıyorum.
    İnsanı düşündüren, eğiten kitaplardan.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynı fikirdeyim sizle. Okuma serüveninin sonu yok .Sevgiler ...

      Sil
  3. bence de klasikler bir ömre üç defa çok rahat sığar ve inanıyorum her defasında ayrı haz alınır.'. okumalarım blog yapmadan önce daha fazlaydı , bilmiyorum neden bu süreçte çok fazla 2. okuma yapamadım , çalıkuşunu en az 5 kere belki daha fazla okumuşumdur :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çalıkuşu da çok farklı bir romandır ama.
      Sevgiler canım :)

      Sil
  4. Bu kitaba karşı bir arkadaşımın okumaya başlayıp bitirememesinden dolayı hep ön yargılı yaklaştım. Sanırım bu yazınızdan dolayı ön yargılarımı yıkıp başlayacağım. Güzel bir yazı olmuş :)
    http://lsokagi.blogspot.com.tr/ takipteyim sizi bende beklerimm :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hande'cim bitiremeyebilir çünkü kahramanlar çok fazla.
      Bu kadar kahramanla nasıl başa çıkmış. Bu da Marquez'in farkı bence.
      Sevgiler canım...

      Sil
  5. Dimağımda muhteşem bir tad bırakan bir baş yapıt benim için.. sırf aynı tadı bulamayacağım diye Kolera Günlerinde Aşk'ı okuyamıyorum..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Emine'cim Kolera günlerinde aşk filmini izledim. Romanı okumadım, ama film çok güzeldi :)

      Sil
  6. Çok oldu okuyalı ama hatırladığım çok etkilendiğim ve değerli bulduğum bir kitap olduğu...

    YanıtlaSil
  7. ben henüz üstüne başka bir kitap koymadım kırk yıllık ömrüde :-) az okumuşta değilimdir .. çok iyidir, çok.

    YanıtlaSil
  8. Merhaba
    Sizi takibe aldım.Bu kitabı hiç okumadığıma inanamıyorum. Ben 20'li yaşları kaçırdım. 40'lı yaşlarımı kaçırmayayım bari:)))

    YanıtlaSil
  9. Klasikler doğru defalarca okunabilir ama çok eskiden okuduğum bir kitabı uzun seneler sonra tekrar okuyunca o kitabın büyüsü bozuluyor bende. Aynı tadı alamıyorum. Şu an Cengiz Aytmanov okuyorum bir kitabını ikinci kere tam bir hayal kırıklığı. Ama Yüzyıllık yalnızlık tabii ki muhteşem.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlhan Bey o büyümü bozumunu bir kaç kitapta ben de yaşadım. Çok haklısınız. Bir Macar edebiyatı romanıydı. 16 yaşımda okumuş çok etkilenmiştim. Yıllar sonra Kadıköy'de Sahaflar Çarşısı'nda buldum kitabı. Hemen aldım. Tekrar okudum. Rezaletti .Bunlar da var tabii.
      Saygı ve sevgiler :)

      Sil
  10. Bende yaptım 2.kez okuma işini..Martı kitabını tekrar okudum ve ne çok anlamadığım şey varmış...
    Bir kaç tane daha var aklımda,bakalım :)
    Ben de takibe aldım bloglarını :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ama Martı da ne hoş bir kitaptır. Değer iki kez okumaya. Sevgiler:)

      Sil
  11. Bu kitabı okuma fırsatım olmadı. Ama okunacaklar listemde. Blogunuzu sevdim. Takibe aldım. Bana da beklerim :)

    YanıtlaSil