Blog Listem

28 Eylül 2012 Cuma

VEDA



Her şey yerli yerindeyken ve  hayat yolunda gidiyormuş gibi gözükürken; hatta kendimize göre kurulu şahane bir düzenimiz varken, taşlar yerinden oynarsa; örneğin, yaşadığımız ülke, dünya ülkeleriyle girdiği savaşı kaybederse, yaşadığımız şehir, düşman kuvvetleri tarafından işgal edilirse ve her şeye rağmen, ülkeyi yönetenlerin, en iyisini yapacağını/yapması gerektiğini düşünmeye devam edersek, bizi neler bekler hiç düşündük mü?

Ters giden bir şeyler varken, hayat yolundaymış gibi nereye kadar yaşanabilir?

Acaba, günün birinde, istemeyerek de olsa, yaşadığımız toprakları terk etmek zorunda kalır mıyız?

Bu durumda katlanacağımız sonuçlar nelerdir?

Gitmek mi daha zordur yoksa kalmak mı?

****

Yıllar önce, 1. Dünya Savaşı bitmiş, İstanbul işgal edilmişken, Beyazıt’ta eski bir konakta yaşayanlar tam da bu düşünceler içinde hayatlarına devam etmektedirler.

Ülkede yaşananların yolunda gitmediğini fark etse de padişaha gönülden bağlı, son Osmanlı Meclisi’nin Maliye Nazırı Ahmet Reşat Paşa ve ailesinin yaşadığı konaktaki insanlar, -özellikle kadınlar-, içinde bulundukları durumun vehametinden habersiz, yaşanmakta olanları görmezden gelmektedirler…


Oysa hayatın konakta yaşayanların her birine ayrı ayrı sunacağı sürprizleri olacaktır.


Roman, üç önemli kadın kahraman ve bunlardan ikisinin gölge gibi hayatlarının peşinde olan yaşlı bir kadın kahraman üzerine kurgulanmış.

Azra Ziya, Behice, Mehpare ve Behice ve Mehpare’nin bir şekilde hayatlarına müdahale eden/edebilen Saraylı Hanım.

Yazar romanı kurgularken, çağdaş, vatanı uğruna her şeyi göze alarak aşkı geri plana itebilen kadın kimliğini Azra Ziya’ya, eşine çocuklarına bağlı, tek amacı, eşine iki kız evlattan sonra erkek çocuk vermek olan, yüzünü batıya dönmeye çalışırken geleneklerinden kopamayan, batılılaşma isteği ise özentiden ve taklitten öteye gidemeyen Maliye Nazırı eşi kimliğini Behice’ye, Osmanlı geleneklerinden kopamayan, padişahtan ve saraydan ayrı düşünmeyi asla kabul etmeyen kadın kimliğini ise Saraylı Hanım’a yüklemiş. Bu kadınlar içinde cesareti ile ön plana çıkan, vatanı ve sevdiği adama olan aşkı için her şeyi göze alabilecek cesur kadın kimliğini ise Mehpare üstlenmiş.

Veda, okurların dikkatini iki tür insan tipiyle çekmeyi başarıyor:

Bir yanda Milli Mücadele için canlarını tehlikeye atmaktan korkmayan ve Anadolu’ya yer altından bile silah kaçırmaya çalışan yürekli insanlar, öte yanda İstanbul Hükümeti’nin hâla bir şeyler yapabileceğine inanan, - esir şehir- de yaşamlarını devam ettirmeye çalışan ancak işgal kuvvetlerinin havai fişek atışlarıyla yeni yıl kutlamalarını bile bomba sesleri sanarak bulundukları yerlere sığınmaya çalışan ürkek insanlar.

Ayşe Kulin'in,  ses getiren romanı Veda okurlarıyla buluştuktan sonra şimdi de dizi olarak izleyicilerin karşısında.

Veda, diğer adıyla – Esir Şehirde bir Konak- aslında bir üçlemenin ilk kitabı .

Kitabı okurken; hep o dönemlerde yaaşsam ne yapardım diye sordum kendime.

Verdiğim cevap çok kesindi.
O dönemlerde yaşamış olsaydım, İstanbul'un işgaline dayanamaz ve çoktan Anadolu yollarına düşmüş olurdum.

Bakalım dizi, kitap kadar etkili olacak mı?
 

15 yorum:

  1. ah çok güzeldi , gerçi Ayşe Kulin yazınca okumadan edemiyorum ama diziyi maalesef izleyebileceğimi sanmıyorum, keşke izleyebilsem , belki sonra netten:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Diziyi sanırm ben de izleyemeceğim zamansızlıktan, ama o da güzel olmuştur mutlaka :)

      Sil
  2. Ben de okudum ve diziyi izlemeyi düşünmüyorum:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Diziyi ben de izlemeyeciğim kitabı tüm seri halinde okudum ben de :)

      Sil
  3. Yanıtlar
    1. Çok güzeldi Emine'cim seversin bence; keyifli okumalar ...

      Sil
  4. ayşe kulinin her romanı benim için harikadır çok severim :)
    veda da öyleydi..devamı umut'u da okumalısın :)
    vedanın dizisi de başladı perşembeleri izlicem onu da :)
    keyfili okumalar canım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İrem'cim hepsini okudum; Ayşe Kulin beni rahatlatır, severim tüm kitaplarını ...

      Sil
  5. Ayşe Kulin'in bu serisi gerçekten çok güzel, üstelik yaşanmış olması daha da etkiliyor insanı, bu arada bu seriyi çok sevdiğimden diziyi de izledim, bakalım devamı gelecek mi? sevgiler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eren'cim Gizli Anların Yolcusu'nun devamı olan Bora'nın Kitabı çıktı. Okur muyum bilmem ama haberin olsun canım ...

      Sil
  6. Seslendirilen kitaplar ile ilgili bir blog yazıyorum, sitenizde yaptığınız paylaşımlar güzel, keşke türkiye de de mp3 player ımda dinleyebileceğim daha fazla sesli kitap bulabileceğim ve download edebileceğim bir sesli kitapçı ya da sesli kitap sitesi olsa...

    YanıtlaSil
  7. kitap okumakta zorlanan ben,bir haftada okudum bitirdim. benim için rekordu. selam.

    YanıtlaSil
  8. Özlemcim,
    veda çok güzel bir kitap ama bu kitabın devamını okuduğun zaman tamamlanıyor. Ayşe Kulin'in bu serisi ve kendi geçmişinden 80 yıllara geliş yaşamı o kadar çok güzel ki!
    Zaten severdim ama bu kitaplarından sonra daha bir saygı duydum, harika bir insan.
    Okudun belki bilmiyorum ama okumadınsa okumanı isterim canım.

    YanıtlaSil