Blog Listem

29 Haziran 2025 Pazar

ŞİDDETİN TARİHİ



183 sayfalık bir kitabı sanki 600 sayfaymış gibi uzun günlere yayarak okudum.
📚
Éduard Louis bence yaşayan en önemli yazarlardan biri.
Kendine özgü bir yazım tekniği var. Okurken okuru sıkmadığı gibi çoğu yerde ' vay anasını bu da mı olmuş ' dedirtiyor. 
📚
Şiddetin Tarihi gerçek, yaşanmış bir olaydan kurgulanarak yazılmış bir roman.
📚
2012  Paris'inde Édouard Louis arkadaşlarıyla  Noel yemeği yer,  ardından gece yarısı evine dönerken, yolda tanıştığı bir adamın ısrarına dayanamayıp onu evine davet eder.
📚
Adamın adı  Reda'dır, Cezayir’den kaçıp  Fransa’ya gelmiştir Éduard'a çocukluğunu ve Fransa 'ya kaçış öyküsünü anlatır.
📚
 Gecenin geri kalanını sohbet ederek, gülerek geçirirler. Fakat bir süre sonra işler değişir: Reda bir anda tarifsiz bir şiddetin failine dönüşür; Édouard’ın payına düşense seçmediği bir hikâyenin kurbanı, seçmediği bir acının taşıyıcısı olmaktır.
 📚
Şiddetin Tarihi, o gece yaşananların izini sürerek ilerliyor, diğer yandan  şiddetin  doğasını ve onu tırmandıran dinamikleri, göçmenlik, ırkçılık, eril şiddet ve travma üzerinden anlamlandırmaya çalışan bir araştırmaya girişiyor ve bunu öyle gerçekçi bir şekilde yapıyor ki okur  sayfaları çevirdikçe, şiddete uğrayan sanki Éduard değil de kendisiymiş gibi hissediyor.
📚
Ne yazsam ne anlatsam bu kitap için kifayetsiz kalacak. 
Éduard Luis seven okurlara kesinlikle önerimdir. 




26 Haziran 2025 Perşembe

YIKILMIŞ KADIN

Yıkılmış Kadın Simone De Beauvoir 'in üç uzun öyküden oluşan kitabı. 

İlk kez 1967'de yayınlanmış. 

İlk öykü kadının yaşlanma süreci ile ilgili. İkinci öykü yalnızlık, üçüncü öykü de aldatılma ile ilgili .
📚
Öyküler hikaye, günlük ve monolog şeklinde ilerliyor yazar üç öyküde de farklı yazım teknikleri kullanmış. 
📚
Yaşları kırk ve altmış arasında olan üç kadının üç ayrı öyküsünde hayatını yeniden kurmaya çalışan kadınların varoluş mücadelesini görüyoruz. 
📚
" Bu hikayelerde boşuna ahlak ya da ders aramayın, hayır niyetim oldukça farklıydı " diyor yazar. Gerçekten de okurken hayatlarını yeniden kurma gayreti içindeki kadınları gözlemliyoruz.
📚
Ben zaten Simone De Beauvoir hayranı olarak kitabı çok beğendim.  Sadece son öyküde eşi tarafından aldatılan kadının çaresizliğine çok kızdım. 
Genelde aldatılan kadın eşi pişman olacak geri gelecek gibi bir yanılgıya kapılır ya bu da öyle bir hikaye idi.
Oysa hayatın bana öğrettiği;  gitmek isteyen gider bir adam aldatmışsa ve bu yüzden gitmişse, geri gelmesinin hiç önemi yoktur; hatta gelmese çok daha iyi olur. 
📚
Epeydir okuduklarımın altını çizmiyordum işte altını çizdiğim bazı yerler :
📚
"Her kadın kendini farklı sanır; hepsi bazı şeylerin kendi başlarına gelmeyeceğini düşünür ve hepsi yanılır.”
📚
“Babalar asla arzu ettikleri kız çocuklarına sahip olamıyorlar çünkü kızlarını bir ideale dönüştürüyorlar ve kızların da buna boyun eğmesi gerekiyor.”
📚
"Kendime sorular sormaktan, cevapları hiçe saymaktan yoruldum."
📚
Hep geleceği düşünmüştük. Acaba anı yaşamayı öğrenmek mi gerekiyordu?

24 Haziran 2025 Salı

KENDİNİ FARK ETMEK



K e n d i n i  Z o r l a m a s s a n 
       ✨💥 V a s a t  K a l ı r s ı n:

      Konfor alanı sıcak ama tehlikelidir. Orada ne savaş vardır ne de zafer. 
Kendini zorlamadığın sürece, hep aynı yerde kalırsın. 

Gelişim rahatsızlıkla başlar. 
Zorlandığın anlar, büyüdüğün anlardır. Sınırlarını aşmazsan, hep sınırların içinde yaşarsın. Unutma, vasat olmak çaba gerektirmez. Ama sıradışı olmak, her gün kendini aşmayı ister. ✨

💥Unutmayın kendini yenen yenilmezdir.

                                                     #AliNesin

‼️"Her Ustalık Yüzlerce Tekrarın
       Sonucudur"

   Çok beğendim belki bir kitap tanıtımı değil ama paylaşmasam olmazdı...                     

22 Haziran 2025 Pazar

İSTANBUL ANSİKLOPEDİSİ


Meraklısı bilir; İstanbul Ansiklopedisi ünlü tarihçi ve yazar Reşat Ekrem Koçu 'nun hazırladığı alfabetik sıraya göre hazırlanmış İstanbul 'u anlatan ama G harfinde bitmiş bir çalışmadır.
📚🎬
Netflix'de İstanbul Ansiklopedisi 'ni görünce haliyle merak ettim ve izledim.
Netflix'in mini dizisi İstanbul Ansiklopedisi;  her bölümün sonunda İstanbul Ansiklopedisi 'nden bir bölümü izleyiciye kısaca aktaran bir dizi.
📚🎬
Kendi içinde, kendi hayatlarında arafta kalmış insanların öyküsü bu dizi. 
📚🎬
Yaşadığı küçük şehirden kendi bulmak için İstanbul'a mimarlık okumaya gelen Zehra ( Helin Kandemir )
📚🎬
İstanbul'dan nefret derecesinde soğumuş ve bu yüzden Fransa'ya yerleşmek isteyen kalp cerrahı Nesrin 'in ( Canan Ergüder ) 'in üzerinden ilerliyor. 
 Nesrin'in bu soğukluğu biraz da alkol bağımlısı kız kardeşi ve alzheimer olan annesi arasında kalmaktan kaynaklanır. 
📚🎬
Zehra'nın annesi ile Nesrin Amasya 'dan çocukluk arkadaşıdırlar ve bilinmeyen bir nedenden ötürü görüşmemektedirler.
Zehra muhafazakar bir aileden gelmektedir ve kendini bir anda seküler kesim içinde bulur.  Bu durum onun var oluşunu sorgulamasına neden olur. 
📚🎬
Benim fikrim; Nesrin ve Zehra arafta kalmış birbirinden zıt iki karakter. 
Zehra'yı  yaşı itibariyle mi bilinmez Nesrin'den biraz daha cesur bulduğumu söylemeliyim. 
📚🎬
Helin Kandemir'i birkaç dizide görmüştüm ama buradaki oyunculuğunu çok beğendim. Canan Ergüder zaten çok sevdiğim bir oyuncudur. Müjde Ar 'ı Nesrin'in annesi olarak izlemek güzeldi. Yine oyunculuğunu beğendiğim Melisa Sözen 'i Zehra 'nın annesi olarak az bir rolde görmek şaşırttı beni. 

Dizinin devamı çekilir mi bilmiyorum. 
Oyuncuları konusu ve İstanbul çekimleri ile keyifle izlediğim bir dizi oldu.
Tam da Netflix'ten sıkıldığım bir dönemde iyi oldu bu diziyi izlemem .

13 Haziran 2025 Cuma

BİZİM ZAMANIMIZDA

Bazen film izlemek hoşuma gidiyor.  Sosyal medyada gördüğüm bu film de keyifli bir filmdi. Arada Netflix'de böyle filmlere rastlamak güzel. 
🎬
Film bir İspanyol filmi . Türkçe alt yazılı.   Filmi izlerken İspanyolca'nın kulağıma hoş geldiğini fark ettim. Bir kaç kelime de öğrenmişim nasıl becerdiysem ? 😊
🎬
Filmin konusuna gelince ; 

1966 yılında yaşayan iki fizikçi olan Nora ve Héctor  başrolü paylaşmış. Sıcak, duygusal bir bilim-kurgu/romantik komedi.
🎬
Film, klasik bir bilim-kurgu gibi başlasa da, hızla duygusal ve sosyal katmanlara evriliyor. 
🎬
Nora ve Héctor, 1966’da bir zaman makinesi  geliştirirler ve  sadece 15 dakikalık kısa bir yolculuk yapmak isterken, kendilerini 2025’te bulurlar. Teknoloji (cep telefonu, Wi‑Fi, metro), sosyal yaklaşımlar (cinsiyet eşitliği, özgürlükler, sosyal medya) tamamen farklıdır ve bu ikilinin dünyası alt üst olur .
🎬
 Filmin teması;  “Zaman makinesi bir metafordur: Bazen birlikte ilerlemek, bazense bireysel yolları tercih etmek gerekebilir.”

Çocukluğumdan beri zaman makinesi temalı filmleri sevdiğimden bu film de hoşuma gitti.  
İzlemek isteyenlere önerim olsun...
 🎬

11 Haziran 2025 Çarşamba

GERİ VERİLEN KIZ

Domingo Yayınları'ndan Geri Verilen Kız haziran ayında okuduğum ilk kitaptı.
📚
İlginç bir  roman Geri Verilen Kız. 
📚
Doğup büyüdüğünüz evden, anne baba olarak bildiğiniz insanlardan 13 yaşında; biz senin gerçek annen ve baban değiliz burası da senin evin değil diyerek kalabalık bir aile içine gönderilen bir kızın ilginç hikayesi.
📚
Tek çocuk olarak büyüdüğü evden birden kalabalık bir aile içine düşmek, kendisini çok seven bir anneye sahipken aslında gerçek annesinin cahil bir kadın olduğunu ve hiç de anne gibi olmadığını görmek, ürkütücü erkek kardeşlere sahip olmak ve ne yapacağını bilememek, hatta bunlardan birinin çirkin ilgisine maruz kalmak, bunca olumsuzluk arasında kendisine  ilgi gösteren,  geceleri birlikte uyuduğu; -çünkü ev çok kalabalık yatacak yer yok- ama uykusunda altını ıslatan bir kız kardeşe sahip olmak ne kadar ürkütücü değil mi?
📚
Kahramanımızın adı  Arminuta..
13 yaşına kadar kaldığı ailesinden alınıyor ve "gerçek ailesi" olduğu söylenen yere gönderiliyor.
📚
 Neden ? 
Bilmiyoruz. 
📚
Şehirde okuyan, harika bir ailesi ve hayatı olan kızı, hop diye geri gönderiyorlar.
Meğerse onlar gerçek ailesi değilmiş. 
Meğerse  öz ailesi başkaymış. 
📚
Mahalledeki herkes " aaa sen geri verilen kızsın değil mi ? " diyor. 
📚
Annesi olarak sevdiği insan neden bıraktı ki Arminuta'yı ? Belki de hastadır ve iyileşince alacaktır, oysa  geri verilme nedeni bambaşka ve bunu roman boyunca anlayamıyorsunuz. 
📚
Çocuğun olmuyor diye kuzeninin yeni doğan bebeğini al, 13 yaşına kadar büyüt, sonra geri gönder.
Kül Kedisi masalının tersi gibi bir durum.
📚
Okurken İtalyan ailelerinin kalabalık, gürültülü, hareketli ortamında buluyorsunuz kendinizi. 
Bir kaç rahatsız edici bölüm var ama genel anlamıyla huzurlu bir kitap. 
📚
Elena Ferrante kitaplarına benzettim ben ve okurken.  Kül Kedisi masalının tersi gibi yorumladığım bu kitabı sevdim, ilginç buldum. 
Okumak isteyenlere önerim olsun. 


7 Haziran 2025 Cumartesi

CÜMBEZ'İN KIZI

Kısa ama derinliği yüksek bir roman okudum. 
Geçen yazdan beri aklımda idi. İsmi ilginç gelmişti,   12. sayfada Cümbez'in ne olduğunu öğrenmiş oldum. 
📚
Cümbez yaban incir ağacı demekmiş.Sohbetler oyunlar bu ağacın altında gerçekleştiği için bu ismi almış.
📚
Bu kitabı okumasam asla öğrenemeyeceğim dramatik ve üzücü bilgiler öğrendim. 
1900 yılından 1950 yılına kadar dokuzbin Türk kızı Kıbrıs'ta para karşılığı ingilizler tarafından araplara satılmış.
📚
Cümbezin Kızı da  para karşılığı Filistinli bir Arap' a satılan  bir  Türk kızının hikayesi.
Emine Işınsu Roman Ödülünü alan hikaye aynı zamanda bir belgesel niteliğinde. 
📚
Yazar Ülkü Demiray çok önemli bir konuyu biz okurlara kazandırmış. Okudukça sömürge düzeninin kötülüğünü daha çok anlıyor insan.