Bazı kitapları sırf kapakları için almışlığım vardır.
Çok sık olmaz bu. Ama eğer kitaba bakar bakmaz kapak beni etkilemişse, başka hiç bir şeye bakmadan alıveririm kitabı.
Küçük Mucizeler Dükkanı'nı almam da böyle oldu.
Kitabın kapağına baktığımda ilk gördüğüm huzur oldu.
Kırmızı kapı, kapının önündeki kedi, beyaz panjurlu pencere ve pencerenin pervazındaki çiçekler.
Kapının kenarında saksılara yerleştirilmiş çiçekler, çiçekleri sulamak için bekleyen suluk ve minik fidan, bana huzuru hatırlattı.
Kitabı okumaya başladığımda daha da çok sevdim.
Hayattan umduğunu bulamamış dört kadının bir örgü dükkanında kesişen hikayeleriydi okuduklarım.
Çok becerikli olmasam da örgüye hiç dayanamam.
Üstelik örgünün insanı rahatlatıcı özelliği olduğuna da inanırım.
Bu yüzden kitabı çok sevdim. Bir solukta okudum. Zaten okuru yoran bir roman değil, özellikle bu yüzden tavsiye ederim.
Az önce eve gelirken, sürekli alışveriş yaptığım kitapçımda kitabın devamı olan " Bir Yumak Mutluluk " u görünce de dayanamadım aldım.
Şimdi sıra kitap okuma mutluluğunu yumaklar içinde aramakta ...
Benim de aklımda var dı bu kitabı ne zamandır almak ama okunacak kitapların arasında buna nedense sıra gelemedi ama artık demekki almanın vakti geldi daha fazla dayananam gibi geliyor:)
YanıtlaSilErkek arkadaşımın yılbaşı hediyesi kitaplarından bir tanesi de bu. Çok reklamı yapılan, Amerikanvari kitapları sevmiyorum. Bu kitabı görünce burun kıvırmıştım, bana "17. baskı olduğunu görünce aldım" dedi. Şimdi merak ettim, önyargımı bir kenara bırakıp ben de okuyacağım...
YanıtlaSilNe güzel oluyor Özlemcim kitap konusunda yazmak okumak paylaşmak dimi?
YanıtlaSilHep aklımdaydı da acaba diyordum. Ama şimdi okumak için Özlem var:))
Canımsın benim...
kesinlikle almak istiyorum.Blogunuz cok hoş ve bilgi yuklu cok begendim.Bende beklerim:)
YanıtlaSilhttp://merveyilldiz.blogspot.com