Blog Listem

13 Eylül 2025 Cumartesi

DÜN

Agota Kristof 'un tadı
 damağımda kalan roman serisi Büyük Defter, Kanıt, Üçüncü Yalan ' dan sonra baskısı biten Dün ' ün yeniden satışa sunulması ile kitabı alıp okumam bir oldu.
✏️  
Agota Kristof gerçekten çok değişik bir kalemi olan yazar.
Yine yokluk, yine sefaletin uçlarında hayatlar anlatıyor bize yazar.
✏️
Bu 72 sayfalık romanda bilinmeyen bir ülkede annesi ile zor şartlar altında yaşayan Tobias'ın hayatına tanıklık ediyoruz. Tobias babası olmayan bir çocuktur. Babasının öldüğünü sanmaktadır oysa babası çok ama çok yakınındadır. Günün birinde bunu öğrenir ve hayatı baştan sona değişir. 
✏️
" Korkuyu ancak rüzgar ulaştırabilir bilinen bir şey bu; çoktan beri ben de biliyorum. "
✏️
"Hatta çocukluğumun mutlu geçtiğini bile söyleyebilirim çünkü çocukluğun başka şekillerinden haberim yoktu "
✏️
Bu kısa romanda Tobias' ın patolijik hallerine tanıklık ediyoruz. Yazar bunu her zamanki yalınlığı ile anlatmış. 
✏️
Fikrimi söylemem gerekirse; eğer Dün Agota Kristof ' tan okuduğum ilk roman olsaydı çok begendim diyebilirdim ama bence Büyük Defter Kanıt Üçüncü Yalan ' 'ın gerisinde kalmış bir roman. Aynı heyecanla okuyamadım. 
Belki de sorun bendedir. Aynı yazardan üst üste farklı kitap okumaktan sıkılırım bazen.
Yine de Agota Kristof ' un kitaplarını hiç okumamış okurlar için güzel bir başlangıç olabilir.

11 Eylül 2025 Perşembe

BURASI RADYO ŞARAMPOL


Burası Radyo Şarampol 1970'li yılların sonunda  Antalya' da başlıyor ve 1989 Almanya' ya  kadar uzanıyor. 2020 yılında bitiyor. 
✏️
 Roman kahramanı Filiz ve komşuları Mine Abla, Antalya' nın Şarampol mahallesinde oturmaktalar. Filiz 14 yaşında;  Antalya Lisesi öğrencisi ama biz romanda lisenin adını öğrenemiyoruz .
 Mine Abla ise kadim komşuları...
Filiz'in anne ve babası mutsuz bir  evlilik, şiddetli geçimsizlik  içindeler bu yüzden Filiz zamanını hep Mine Abla ile geçiriyor. 
✏️
Mine Abla ' nın devrimci bir sevgilisi var adı Cengiz Mine ona deliler gibi aşık onun için  yapmayacağı şey  yok işte bu yüzden ilerleyen sayfalarda  yolu Almanya' ya kadar uzanıyor  Mine' nin.
✏️
Filiz özgür ruhlu bir kız.  Romanda beni en çok etkileyen bölümlerden birinde Filiz' in bir gün karnı  açken ve canı sıkkınken,  iskele yakınlarından Mermerli' den balık tutup eve gelip o balığı pişirip  yemesi; çünkü Antalya böyle bir şehirdir; balık tutmasını biliyorsan aç kalmazsın. 
✏️
12 Eylül dönemi Filiz ve Mine Abla'nın da hayatını etkiliyor. 
Mine Abla  sevgilisinin peşinden  Almanya 'ya gidiyor. Daha sonra Filiz üniversite eğitimi için önce İstanbul ' a gidiyor iyi bir üniversitenin matematik mühendisliği bölümünü kazanıyor; ardından onun da yolu Almanya 'ya düşüyor... 
✏️
Antalya'dan Almanya'ya uzanan hayatlarında 1989 yılında  Berlin Duvarı 'nın yıkılmasına tanıklık ediyorlar ve  kendi hayatlarında da nice duvarlar yıkılıp yenileri inşa oluyor.
✏️
 Kâh gülerek kâh gözlerim dolarak iki yıl önce  okumuştum bu güzel romanı .
Romanı beğenmemde Antalya 'nın etkisi mutlaka vardır  ama,  kitap sitelerinde ve instagramda gördüğüm kadarıyla Antalya ile hiç ilgisi olmayanlar da çok  beğenmişler 
Burası Radyo Şarampol' u.
✏️
Kendi adıma konuşmam gerekirse etkisinden uzun süre çıkamadığım bir romandı ... 
✏️
Bugün 12 Eylül ün yıl dönümü.  Hepimizin hayatına dokunan bir dönemdir 12 Eylül darbesi . Ona atfen bu güzel romanı anlatmaya çalıştım ve üzerinden yıllar geçse de gönülden tavsiyemdir bu güzel roman.  Sevgili yazarım Şükran Yiğit 'in yüreğine sağlık... 

 



10 Eylül 2025 Çarşamba

BÜYÜK DEFTER KANIT ÜÇÜNCÜ YALAN

Artık  iyice  eminim  kendimden; Macar Edebiyatı  okumayı  seviyorum. 
🌹
Magda Szabo ile başlayıp  Sandor  Marai ile  devam eden Macar  Edebiyatı  okuma yolculuğum Agota Kristof ile taçlandı diyebilirim.
🌹 
Büyük  Defter, Kanıt, Üçüncü  Yalan aslında 1986- 1988 ve 1981 yıllarında yazılmış  üç ayrı  roman. 
YKY bir güzellik  yapıp  üç  romanı  birlikte sunmuş  okurlarına. 
🌹
İlk Kitap Büyük  Defter' de zaman ve karakter isimleri yok ama savaş  var okurken bunun İkinci Dünya Savaşı  olduğunu  anlıyoruz .
Ayrıca ülke ve şehir  ismi de yok. Sadece savaş  nedeni ile anneleri tarafından  anneannelerine bırakılan ikiz kardeşler  var. 
Anneanne bildik anneannelerden değil; sorumsuz pislik içinde yaşayan,  hatta eşini  öldürdüğü  söylenen  biri. İkizler kendilerini açlık, sefalet yoksulluk koşullarında birbirlerinden destek alarak yetiştiriyorlar. Çok  zekiler okuma yazma, hesap yapma  gibi bir çok  şeyi birlikte  öğreniyorlar. 
İlk kitabın sonunda ikizler birbirinden ayrılıyor biri sınırı  geçerek başka  bir yere gidiyor. 
🌹
İkinci kitap Kanıt 'ta ikizlerin adlarını  öğreniyoruz.  Lucas ve Klaus. İkinci  kitapta ikizlerin tek başlarına verdikleri yaşam  mücadelesine  tanık oluyoruz. 
🌹
Son kitap Üçüncü Yalan 'da ikizlerin olgunluk dönemini okuyoruz.  İkizlerden Claus şehre  geri dönüyor ama  okur olarak  ters köşe oluyoruz daha fazla  anlatmiyim. 
🌹 
" hepimiz  hayatta bir  kez ölümcül bir hata  yaparız ve farkına vardığımız  zaman iş  işten  geçmiş olur."
🌹
" Şuna  inanıyorum ki, bütün insanlar dünyaya  en azından  bir kitap yazabilmek için gelmiştir, başka  bir şey  için  değil. 
Yazmayan kişi  yitik insandır  iz bırakmadan gelip  geçer. "
🌹
Son kitap Üçüncü Yalan  beni çok  etkiledi. Bütün  olarak da çok beğendim.  Okuru yormayan ama düşündüren bir eser çıkmış  ortaya. 
🌹
Büyük Defter Kanıt Üçüncü Yalan gönülden tavsiyemdir. 

Blog Not : 2023'de okumuştum tekrar paylaşmak istedim.  

2 Eylül 2025 Salı

USTA İLE MARGARİTA

2018 yılında kitap fuarında kitaplarina rastladığım bir yazardır Bulgakov. 
Eserleri  Sovyetler Birliği'nin edebiyat üzerindeki baskıları nedeniyle uzun süre basılamamış.
✏️
Genç Bir Doktorun Anıları ile başlayan Bulgakov sevdam o zamanlar,Usta ve Margarita ile en üst seviyeye ulaşmıştı. 
✏️
Yazar bu kitabını 1928 yılında yazmaya başlamış ve üzerinde kendi ifadesi ile " tabuta  kadar"  çalışmış . 1940 yılında hayatını kaybettiğinde kitaba dair tamamlanmamış  ve düzeltme notları ile dolu sayfalar bırakmış ve eşi tarafından düzenlenmiş. 1966 - 67 yıllarında eşi  tarafından sansürlenerek ve kısaltılarak yayınlanmış . İlk sansürsüz baskısı 1973'de Anna Saakyants yönetiminde gerçekleşmiş. 
✏️
Tamamlanmamış bir eser olduğundan dip notlarla okuması çok kolay olmayan ama keyifli bir kitaptır Usta ile Margarita.
✏️
Goethe' nin Faust' undan izler taşıyan bu roman meraklısı okurlar tarafından sevilen bir eserdir.
✏️
Çeviriyi yapan Mustafa Kemal Yılmaz 'ın başlangıç notu çok kıymetli bence : "Şeytanın ayrıntıda gizlendiği doğruysa eger; okur dikkatinin ödülünü alacaktır kuskusuz. "
✏️
" ... peki kimsin o zaman?
İlelebet şer isteyen ve ilelebet hayır işleyen o gücün parçasayım ben . " 
Goethe, Faust
✏️
Bir akşam üstü  şeytanın iyi giyimli bir insan kiliginda şehre inip kendini Prof. Woland olarak tanıtmasıyla başlayan bu şahane roman Stalin döneminde yazılmış rejime bir hicivdir aslında  ...
✏️📚✏️

30 Ağustos 2025 Cumartesi

BENDEN SELAM SÖYLE ANADOLU 'YA

Kitaplığımda yıllar öncesinde okuduğum bir kitaba tam da bu zamanlar rastlamak ne güzel.
📕
Benden Selam Söyle Anadolu'ya adlı mükemmel romanı okuyalı neredeyse 20 yıl olmuş.
📕
Kendimi bildim bileli Türkler ve Anadolu Toprakları'nda yaşayan Rumların hüzünlü hikayesi beni içine çeker.
📕
Anne tarafından köklerim Girit Adası'na kadar uzandığından mı, yoksa içimde kalan insana ait duygulardan mı bilmiyorum mübadele beni çok çok etkiler.
📕
Benden Selam Söyle Anadolu'ya işte bu mübadelenin, Kurtuluş Savaşı yıllarının ve 1. Dünya Savaşı'na kadar  birbiriyle dost yaşamayı başarmış iki ayrı milletin karşı karşıya getirilmesinin; kendi topraklarından ayrılmak zorunda bırakılmasının hüzünlü hikayesidir.
📕
Gerçek bir yaşam öyküsünden yola çıkarak yazılmış; gerçek bir hikayedir.
📕
Benden Selam Söyle Anadolu'ya’ nın, özgün adı " Kanlı Topraklar" dır ve  1970′li yıllarda Türkiye’de en çok okunan romanlardan biridir.
📕
Yazar Dido Sotiriyu'nun gazeteci yazar Zeynep Oral’la yaptığı  röportajında  “Bir tek düşman vardır; düşman , ne Türklerdir , ne de Yunanlılar! Düşman, savaştır. 
Savaş ve onu körükleyen çıkarlar” demiştir.
📕
Ne yazık ki; üzerinden uzun yıllar geçse de savaşın sonu gelmiyor.
İnsanlar; halen  kurulu düzenlerini bırakıp, hiç bilmedikleri coğrafyalarda yaşamaya mecbur ediliyorlar.
📕
Benden Selam Söyle Anadolu'ya herkesin ve özellikle gençlerin okuması gereken bir kitap.
Ne yazık ki öğrencilerimin arasında bu kitabı bilen yok. Ben de tam da bu günlerde bu kitabı önermek istedim.
📕
Mübadelenin ve savaşın acımasızlığını daha iyi anlamak için.
Kurtuluş Savaşı'nın önemini daha iyi kavramak için ve Mustafa Kemal'in ne kadar değerli bir komutan olduğunu bir kere daha hatırlamak için mutlaka okunmalı ...📚

26 Ağustos 2025 Salı

İŞİN ASLI JUDİT VE SONRASI

" Yoksullukla zenginlik arasında ürkütücü derecede çok katman vardır. Peki sence yoksulluğun içinde, aşağıya doğru indikçe kaç katman ortaya çıkar? Sen zenginsin. Ayda dört yüzle altı yüz arasındaki o çok büyük farkı bilemezsin ... "
✏️
Bu hafta bitene kadar okumaya doyamadığım kitapları paylaşmak istiyorum .
✏️
Bunlardan biri İşin Aslı Judit ve Sonrası. 
✏️
İki yıl önce okuyup hayran kaldığım romanlardan biri.
✏️
Bildik ama farklı bir hikaye .
Bir aşk üçgeni. 
✏️
İki Kadın bir erkek kahraman arasında geçiyor. 
✏️
Üç anlatımlı bir roman.
✏️
Ben en çok Judit'in anlattıklarına takılı kaldım çünkü işin aslı gerçekten de Judit 'di.
✏️
İnstagramda gördüğüm kadarıyla çok okundu bu kitap.  Benim de Sandor Marai ile tanışma kitabım oldu.
✏️
Henüz okumayanlara önerim olsun. 
Pişman olmazsınız. 

11 Ağustos 2025 Pazartesi

SEKİZİNCİ HAYAT


2019 dan beri kitaplığımda duran, punto küçüklüğü ve marj darlığı yüzünden okuyamadığım, okusunlar diye bir sürü arkadaşıma verip okumalarını sağladığım enfes bir romandır Sekizinci Hayat .
💐 
"İyi edebiyat kendini okutur" diye bir söz vardır ve çok severim .
Sekizinci Hayat da bana kendini  dört yıl sonra  2023 nisanında  okuttu.  
💐
Yazar 1982 doğumlu Almanya ' da yaşıyor Gürcistan doğumlu . Roman Almanca ' dan Türkçe ' ye çevrilmiş .
💐
Hem bir dönem romanı hem de bir-kac kuşağı içinde barındıran aile romanı . Aslında tam benlik. Çok severim böyle kitapları ama işte o punto ve marj sorunu geciktirdi okumamı.
💐
Romanda en sevdiğim karakter Stasia, Kitty, Fred oldu . Büyükbabanin sıcak çikolataları bu romanın belki de en tatlı yeriydi.
💐
Romanın arka planında savaş, Sovyetler Birliği'nin acımasız yönetimi Gürcistan Halkı' nın bundan nasıl etkilendiğini okumak; okumaktan  öte hissetmek Sekizinci Hayat' ı benim için çok anlamlı kıldı .
💐
Kitabı bitirdikten sonra bir süre konuşamadığımı belirtmek isterim. Sözün bittiği yer denir ya yazacak çok şey varken kitap hakkında  konuşamamak ... böyle de bir duygu yaşadım .
💐
Bu yıl okuduğum kitaplar içinde açık ara tek geçeceğim bir romandı Sekizinci Hayat. Başka bir yayın evi tarafından yeniden ve düzgün marj ve puntolarla basılsa kesinlikle alır yeniden okurdum, ama bu henüz imkansız gibi görünüyor . 💐📚💐

7 Ağustos 2025 Perşembe

MAYA'NIN GÜNLÜĞÜ


" Bu gece Maya'nın anılarıyla sabahlayabilirim, Isabel Allende yazar olmak için doğmuş, bunu bilir, bunu söylerim " diye not almışım. 

Gerçekten çok güzeldi Maya'nın Günlüğü.
📚
"Benim adım Maya Vidal, on dokuz yaşındayım, cinsiyetim kız, bekârım, sevgilim yok, ama fırsat çıkmadığından, yoksa kılı kırk yardığımdan değil, California’da Berkeley’de doğdum, Amerikan pasaportum var, şu anda geçici olarak dünyanın güneyindeki bir adada sığınmacıyım.
 📚
Isabel Allende, California’dan Las Vegas’a, oradan Şili’deki Chiloé Adası’na kadar uzanan bir macera anlatıyor Maya’nın Günlüğü’nde. Geçmişle şimdinin, yaşamla ölümün, ümitle ümitsizliğin kucaklaştığı bu büyülü macera, Allende’nin ışıklı, rüzgârlı anlatımıyla hayat buluyor. Modern bir genç kızın sıra dışı şartlar altında olgunlaşmasının öyküsü, Maya’nın tutku ve ıstırap dolu anılarında adım adım gözler önüne seriliyor."
📚
Ruhlar Evi 'ni okuyup beğendi iseniz ki; bana göre beğenmeme olasılığınız yok gibi bir şey   Maya'nın Günlüğü de mükemmel bir seçim olacaktır.

3 Ağustos 2025 Pazar

KİRTASİYE DÜKKANI

Ağustosun ilk kitabı kitaplığımda 2020'den beri bekleyen Kırtasiye Dükkanı oldu.
📚
 Beş yıl beklemenin hatırına da  başladığım gibi bitirdim.
📚
İran benim hep ilgimi çeken bir ülke olmuştur.  Coğrafyanın yakın olmasından öte, İran kültürü önemlidir ve bu kültüre sahip bir milletin nasıl o  rejim değişikliğini kabul ettiklerini ve kırk küsür yıl bu şekilde yaşadıklarını hazmetmek  çok zor. 
📚
Romana gelince; Tahran'da bir kırtasiye dükkanında  mutlu  başlayan kırık bir aşk hikayesi; Roya ve Bahman 'ın hikayesi. 
📚
Roya çok başarılı iyi bir öğrencidir. Babası bilim kadını olmasını istese de Roya farklı düşünmektedir.  Bahman ise Rumi hayranı bir gençtir. Yolları Fahri adında Kırtasiye Dükkanı işleten bir adamın dükkanında kesişir.  Burası aslında kırtasiye malzemelerinden çok birbirinden kıymetli kitapların  bir arada olduğu bir  mekandır. 
📚
Roya ve Bahman evlenmeye karar verirler. Nişanlanmak için bir yerde buluşmak isterler buluşma yerine Bahman gelmez. Büyük hayal kırıklığı yaşayan Roya İran'dan ayrılır Amerika'ya yerleşir.  Zaten İran artık farklı rüzgarların estiği bir ülkedir. Amerika 'da Walter ile evlenir. 
📚
Yıllar sonra beklemediği bir anda Amerika 'da Bahman'la karşılaşır.  Artık her ikisi de yetmişli yaşlarını yaşayan insanlardır.  Peki ne olmuştur da Bahman buluşmaya gelmemiştir?
Bu sürprizli sonu öğrenmek için kitabı okumanız lazım.  Benim hiç aklıma gelmeyecek bir nedendi bu. Okuyunca çok üzüldüm. 
📚
1953' de İran ' da başlayan Şah dönemini ve Humeyni dönemini anlatan ve 2013 'de Amerika'da biten bir aşk hikayesi. 
📚
Çok beğenerek okudum. Kitap halen satışta.  Dönem romanları okumayı sevenlere kesinlikle tavsiyemdir.

#reklamdeğildir 
#reklamdeğiltavsiye
#okudumbitti
#okudukçabüyürinsan

28 Temmuz 2025 Pazartesi

İNSANLARIN EN GİZLİ HATIRASI



İnsanların En GizliHatırası' nı çok beğenerek okumuştum. 
 Yazarın Türkçe'ye çevrilen ikinci kitabı
Safi İnsan Onları da tereddüt etmeden kitaplığıma ekledim.
📚
Senegalli yazar Mohamed Mbugar Sarr'ın ikinci okuduğum romanı konu olarak irrite edici gibi görünse de mükemmel bir kurgu ile okuru kendine bağlıyor.
📚
Senegal'de üniversitede edebiyat dersi veren Ndéne Gueye, herkesin hakkında konuştuğu; öfkeli kalabalıklar tarafından mezarından çıkarılıp götürülen  genç bir adamın cesedine ait bir video izler. Videoyu izleyince allak bullak olur ve ölen genç adamın kimliğini sorgulamaya başlar ancak bu sorgulama toplumda giderek şüphe uyandırır. 
📚

22 Temmuz 2025 Salı

A FALL FROM GRACE


Netflix filmleri ile beni şaşırtmaya devam ediyor.
🎬
Hafta sonu izlediğim film aslında sıradan bir konu ile başlıyor. 
🎬
Eşinin aldatması sonucu gururu kırılan Grace 'in hikayesi.  Eşinden ayrıldıktan sonra yalnız yaşayan Grace'in bir gün bir sergide yolu Shanon adlı genç bir adamla kesişir.  Bu da sıradan bir konu. Olgun kadın genç erkek.
🎬
Kısa sürede aşık olurlar  ve evlenirler.  Grace çok mutludur ve fakat bu mutluluk uzun sürmez ve Grace Shanon'u öldürür ve cesedi evinin bodrumuna koyar evden uzaklaşır.  
🎬
Öldürme nedenini spolier olmasın diye yazmıyorum. 
🎬
Grace'in çok sevdiği bir arkadaşı vardır hani kanka deriz ya öyle. 
 Shanon 'u öldürdüğünü  hemen arkadaşına anlatır çünkü çok çaresizdir.
🎬
Grace'in avukatlığını yapan genç bir kadın vardır bir polisle mutlu evlilik sürdürmektedir. Biraz da acemi bir avukattır. Bir avukatlık bürosunda çalışmaktadır ve Grace 'in hapis cezası kesin olacağı düşüncesi ile Grace'in avukatlığını bu acemi avukata verirler. 
🎬
Her şekilde suçlu olan cezasını bekleyen Grace'in avukatı yaptığı araştırmalar sonucu cinayetten sonra Shanon 'un cesedinin evin bodrumunda olmadığını öğrenir ve işte film ters köşe bir şekilde ilerler ve biter .
🎬
Sıradan gibi başlayan çok güzel bir filmdi. 
Ana fikir; herkese güvenmeyin herkese her şeyinizi anlatmayın. 
🎬

2020 yapımı bu film halen yayında izlemek isteyenlere önerim olsun. 



15 Temmuz 2025 Salı

YARIN YARIN

Okuma serüvenime eşlik eden ve kişiliğimi şekillendiren Türk Edebiyatı'nın önemli yazarlarından biridir Pınar Kür.
📚
1976 yılında yayınlanan ilk kitabı Yarın Yarın 'ı ben 1987 yılında okumuştum onbir yıl sonra.  
📚
Yayınlandığında çok ses getiren ve toplatılan bir romandı Yarın Yarın. 
Oysa 12 Mart dönemini yaşayan dört insanın dönemden nasıl etkilendiklerini anlatan enfes bir romandır. 
📚
O yıllarda Antalya 'da kitap alışverişi yaptığım iki kitap evi vardı.  Biri Akdeniz  Kitap Evi diğeri Barış Kitap Evi idi. Akdeniz Kitapevi 'nden aldığımı hatırlıyorum ; bir de çok beğenerek okuduğumu.  Dönem romanlarını sevme nedenlerimden biridir bu güzel roman .
📚
Pinar Kür ayrıca çok da iyi bir çevirmen dir.  Hiç unutmam, Geniş Geniş Bir Deniz adlı bir kitap vardı ve çevirisi Pınar Kür 'e aitti. Hepimizin bildiği Jane Eyre adlı romandan bir karakterin hikayesini anlatırdı bu kitap. Yarın Yarın bittikten sonra sırf çevirisini Pınar Kür yapmış diye almıştım bu kitabı da ve fakat hiç bir şey anlamamıştım romandan. Çevirinin kötülüğünden değil roman biraz tuhaftı. 
📚
Acaba şimdi okusam ne hissederim ?
Şunu da itiraf edeyim; "Geniş Geniş
Bir Deniz"i yeniden okuyacağıma Yarın Yarın ' ı bir kere daha okumak isterdim.
📚
Pınar Kür 'ün de artık gökyüzünde bir yıldız olduğunun haberini aldığımda aklıma bunlar geldi. 
Eksildik yine .!! 😔

4 Temmuz 2025 Cuma

KYA'NIN ŞARKISI


Netflix'de karşıma çıkınca izlemek istedim .
🎬
“Kya’nın Şarkı Söylediği Yer”
2022 yapımı bir film.
🎬
Yazar Delia Owens'ın dünya listelerinde en çok satanlar arasında yer alan aynı isimli romanından sinemaya uyarlanan bir film. 
🎬
Tüm dünyada büyük ilgi gören romanın film versiyonu 24 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilmiş  ve yapımcısına 125 milyon dolar kazandırmış. 
🎬
Orijinal adı “Where the Crawdads Sing” olan film gizemini son ana kadar koruyan, romantik bir gerilim draması olarak çıkıyor karşımıza... 
🎬
 Kya, küçük yaşta ailesi tarafından terk ediliyor.
Önce annesi ardından kardeşi gidiyor evden çünkü sorunlu bir babası var; şiddet eğilimi içinde bir baba. 
 Bataklık bölgesinde her şeyi kendi öğrenerek büyüyen genç kız, bir gün cinayetle suçlanıyor ve olaylar bu minvalde  gelişip devam ediyor. 
🎬
Kya tek başına bataklıkta ayakta kalma mücadelesi verirken, suçlandığı cinayetten kendini aklama çabası içine giriyor. 
🎬
Kitabı okumadım daha doğrusu böyle bir kitap olduğundan haberim yoktu; bu da benim eksiğim olsun . 
Filmi çok beğendim.  Kya rolünü oynayan oyuncuyu çok başarılı buldum.
🎬
Filmi gönül rahatlığıyla önerebilirim.  
Belki kitap daha güzeldir.  Hep öyle olmaz mı? Film ve kitap arasında seçim yapmamız gerekse çoğu kere kitabı tercih ederiz. 

29 Haziran 2025 Pazar

ŞİDDETİN TARİHİ



183 sayfalık bir kitabı sanki 600 sayfaymış gibi uzun günlere yayarak okudum.
📚
Éduard Louis bence yaşayan en önemli yazarlardan biri.
Kendine özgü bir yazım tekniği var. Okurken okuru sıkmadığı gibi çoğu yerde ' vay anasını bu da mı olmuş ' dedirtiyor. 
📚
Şiddetin Tarihi gerçek, yaşanmış bir olaydan kurgulanarak yazılmış bir roman.
📚
2012  Paris'inde Édouard Louis arkadaşlarıyla  Noel yemeği yer,  ardından gece yarısı evine dönerken, yolda tanıştığı bir adamın ısrarına dayanamayıp onu evine davet eder.
📚
Adamın adı  Reda'dır, Cezayir’den kaçıp  Fransa’ya gelmiştir Éduard'a çocukluğunu ve Fransa 'ya kaçış öyküsünü anlatır.
📚
 Gecenin geri kalanını sohbet ederek, gülerek geçirirler. Fakat bir süre sonra işler değişir: Reda bir anda tarifsiz bir şiddetin failine dönüşür; Édouard’ın payına düşense seçmediği bir hikâyenin kurbanı, seçmediği bir acının taşıyıcısı olmaktır.
 📚
Şiddetin Tarihi, o gece yaşananların izini sürerek ilerliyor, diğer yandan  şiddetin  doğasını ve onu tırmandıran dinamikleri, göçmenlik, ırkçılık, eril şiddet ve travma üzerinden anlamlandırmaya çalışan bir araştırmaya girişiyor ve bunu öyle gerçekçi bir şekilde yapıyor ki okur  sayfaları çevirdikçe, şiddete uğrayan sanki Éduard değil de kendisiymiş gibi hissediyor.
📚
Ne yazsam ne anlatsam bu kitap için kifayetsiz kalacak. 
Éduard Luis seven okurlara kesinlikle önerimdir. 




26 Haziran 2025 Perşembe

YIKILMIŞ KADIN

Yıkılmış Kadın Simone De Beauvoir 'in üç uzun öyküden oluşan kitabı. 

İlk kez 1967'de yayınlanmış. 

İlk öykü kadının yaşlanma süreci ile ilgili. İkinci öykü yalnızlık, üçüncü öykü de aldatılma ile ilgili .
📚
Öyküler hikaye, günlük ve monolog şeklinde ilerliyor yazar üç öyküde de farklı yazım teknikleri kullanmış. 
📚
Yaşları kırk ve altmış arasında olan üç kadının üç ayrı öyküsünde hayatını yeniden kurmaya çalışan kadınların varoluş mücadelesini görüyoruz. 
📚
" Bu hikayelerde boşuna ahlak ya da ders aramayın, hayır niyetim oldukça farklıydı " diyor yazar. Gerçekten de okurken hayatlarını yeniden kurma gayreti içindeki kadınları gözlemliyoruz.
📚
Ben zaten Simone De Beauvoir hayranı olarak kitabı çok beğendim.  Sadece son öyküde eşi tarafından aldatılan kadının çaresizliğine çok kızdım. 
Genelde aldatılan kadın eşi pişman olacak geri gelecek gibi bir yanılgıya kapılır ya bu da öyle bir hikaye idi.
Oysa hayatın bana öğrettiği;  gitmek isteyen gider bir adam aldatmışsa ve bu yüzden gitmişse, geri gelmesinin hiç önemi yoktur; hatta gelmese çok daha iyi olur. 
📚
Epeydir okuduklarımın altını çizmiyordum işte altını çizdiğim bazı yerler :
📚
"Her kadın kendini farklı sanır; hepsi bazı şeylerin kendi başlarına gelmeyeceğini düşünür ve hepsi yanılır.”
📚
“Babalar asla arzu ettikleri kız çocuklarına sahip olamıyorlar çünkü kızlarını bir ideale dönüştürüyorlar ve kızların da buna boyun eğmesi gerekiyor.”
📚
"Kendime sorular sormaktan, cevapları hiçe saymaktan yoruldum."
📚
Hep geleceği düşünmüştük. Acaba anı yaşamayı öğrenmek mi gerekiyordu?

24 Haziran 2025 Salı

KENDİNİ FARK ETMEK



K e n d i n i  Z o r l a m a s s a n 
       ✨💥 V a s a t  K a l ı r s ı n:

      Konfor alanı sıcak ama tehlikelidir. Orada ne savaş vardır ne de zafer. 
Kendini zorlamadığın sürece, hep aynı yerde kalırsın. 

Gelişim rahatsızlıkla başlar. 
Zorlandığın anlar, büyüdüğün anlardır. Sınırlarını aşmazsan, hep sınırların içinde yaşarsın. Unutma, vasat olmak çaba gerektirmez. Ama sıradışı olmak, her gün kendini aşmayı ister. ✨

💥Unutmayın kendini yenen yenilmezdir.

                                                     #AliNesin

‼️"Her Ustalık Yüzlerce Tekrarın
       Sonucudur"

   Çok beğendim belki bir kitap tanıtımı değil ama paylaşmasam olmazdı...                     

22 Haziran 2025 Pazar

İSTANBUL ANSİKLOPEDİSİ


Meraklısı bilir; İstanbul Ansiklopedisi ünlü tarihçi ve yazar Reşat Ekrem Koçu 'nun hazırladığı alfabetik sıraya göre hazırlanmış İstanbul 'u anlatan ama G harfinde bitmiş bir çalışmadır.
📚🎬
Netflix'de İstanbul Ansiklopedisi 'ni görünce haliyle merak ettim ve izledim.
Netflix'in mini dizisi İstanbul Ansiklopedisi;  her bölümün sonunda İstanbul Ansiklopedisi 'nden bir bölümü izleyiciye kısaca aktaran bir dizi.
📚🎬
Kendi içinde, kendi hayatlarında arafta kalmış insanların öyküsü bu dizi. 
📚🎬
Yaşadığı küçük şehirden kendi bulmak için İstanbul'a mimarlık okumaya gelen Zehra ( Helin Kandemir )
📚🎬
İstanbul'dan nefret derecesinde soğumuş ve bu yüzden Fransa'ya yerleşmek isteyen kalp cerrahı Nesrin 'in ( Canan Ergüder ) 'in üzerinden ilerliyor. 
 Nesrin'in bu soğukluğu biraz da alkol bağımlısı kız kardeşi ve alzheimer olan annesi arasında kalmaktan kaynaklanır. 
📚🎬
Zehra'nın annesi ile Nesrin Amasya 'dan çocukluk arkadaşıdırlar ve bilinmeyen bir nedenden ötürü görüşmemektedirler.
Zehra muhafazakar bir aileden gelmektedir ve kendini bir anda seküler kesim içinde bulur.  Bu durum onun var oluşunu sorgulamasına neden olur. 
📚🎬
Benim fikrim; Nesrin ve Zehra arafta kalmış birbirinden zıt iki karakter. 
Zehra'yı  yaşı itibariyle mi bilinmez Nesrin'den biraz daha cesur bulduğumu söylemeliyim. 
📚🎬
Helin Kandemir'i birkaç dizide görmüştüm ama buradaki oyunculuğunu çok beğendim. Canan Ergüder zaten çok sevdiğim bir oyuncudur. Müjde Ar 'ı Nesrin'in annesi olarak izlemek güzeldi. Yine oyunculuğunu beğendiğim Melisa Sözen 'i Zehra 'nın annesi olarak az bir rolde görmek şaşırttı beni. 

Dizinin devamı çekilir mi bilmiyorum. 
Oyuncuları konusu ve İstanbul çekimleri ile keyifle izlediğim bir dizi oldu.
Tam da Netflix'ten sıkıldığım bir dönemde iyi oldu bu diziyi izlemem .

13 Haziran 2025 Cuma

BİZİM ZAMANIMIZDA

Bazen film izlemek hoşuma gidiyor.  Sosyal medyada gördüğüm bu film de keyifli bir filmdi. Arada Netflix'de böyle filmlere rastlamak güzel. 
🎬
Film bir İspanyol filmi . Türkçe alt yazılı.   Filmi izlerken İspanyolca'nın kulağıma hoş geldiğini fark ettim. Bir kaç kelime de öğrenmişim nasıl becerdiysem ? 😊
🎬
Filmin konusuna gelince ; 

1966 yılında yaşayan iki fizikçi olan Nora ve Héctor  başrolü paylaşmış. Sıcak, duygusal bir bilim-kurgu/romantik komedi.
🎬
Film, klasik bir bilim-kurgu gibi başlasa da, hızla duygusal ve sosyal katmanlara evriliyor. 
🎬
Nora ve Héctor, 1966’da bir zaman makinesi  geliştirirler ve  sadece 15 dakikalık kısa bir yolculuk yapmak isterken, kendilerini 2025’te bulurlar. Teknoloji (cep telefonu, Wi‑Fi, metro), sosyal yaklaşımlar (cinsiyet eşitliği, özgürlükler, sosyal medya) tamamen farklıdır ve bu ikilinin dünyası alt üst olur .
🎬
 Filmin teması;  “Zaman makinesi bir metafordur: Bazen birlikte ilerlemek, bazense bireysel yolları tercih etmek gerekebilir.”

Çocukluğumdan beri zaman makinesi temalı filmleri sevdiğimden bu film de hoşuma gitti.  
İzlemek isteyenlere önerim olsun...
 🎬

11 Haziran 2025 Çarşamba

GERİ VERİLEN KIZ

Domingo Yayınları'ndan Geri Verilen Kız haziran ayında okuduğum ilk kitaptı.
📚
İlginç bir  roman Geri Verilen Kız. 
📚
Doğup büyüdüğünüz evden, anne baba olarak bildiğiniz insanlardan 13 yaşında; biz senin gerçek annen ve baban değiliz burası da senin evin değil diyerek kalabalık bir aile içine gönderilen bir kızın ilginç hikayesi.
📚
Tek çocuk olarak büyüdüğü evden birden kalabalık bir aile içine düşmek, kendisini çok seven bir anneye sahipken aslında gerçek annesinin cahil bir kadın olduğunu ve hiç de anne gibi olmadığını görmek, ürkütücü erkek kardeşlere sahip olmak ve ne yapacağını bilememek, hatta bunlardan birinin çirkin ilgisine maruz kalmak, bunca olumsuzluk arasında kendisine  ilgi gösteren,  geceleri birlikte uyuduğu; -çünkü ev çok kalabalık yatacak yer yok- ama uykusunda altını ıslatan bir kız kardeşe sahip olmak ne kadar ürkütücü değil mi?
📚
Kahramanımızın adı  Arminuta..
13 yaşına kadar kaldığı ailesinden alınıyor ve "gerçek ailesi" olduğu söylenen yere gönderiliyor.
📚
 Neden ? 
Bilmiyoruz. 
📚
Şehirde okuyan, harika bir ailesi ve hayatı olan kızı, hop diye geri gönderiyorlar.
Meğerse onlar gerçek ailesi değilmiş. 
Meğerse  öz ailesi başkaymış. 
📚
Mahalledeki herkes " aaa sen geri verilen kızsın değil mi ? " diyor. 
📚
Annesi olarak sevdiği insan neden bıraktı ki Arminuta'yı ? Belki de hastadır ve iyileşince alacaktır, oysa  geri verilme nedeni bambaşka ve bunu roman boyunca anlayamıyorsunuz. 
📚
Çocuğun olmuyor diye kuzeninin yeni doğan bebeğini al, 13 yaşına kadar büyüt, sonra geri gönder.
Kül Kedisi masalının tersi gibi bir durum.
📚
Okurken İtalyan ailelerinin kalabalık, gürültülü, hareketli ortamında buluyorsunuz kendinizi. 
Bir kaç rahatsız edici bölüm var ama genel anlamıyla huzurlu bir kitap. 
📚
Elena Ferrante kitaplarına benzettim ben ve okurken.  Kül Kedisi masalının tersi gibi yorumladığım bu kitabı sevdim, ilginç buldum. 
Okumak isteyenlere önerim olsun. 


7 Haziran 2025 Cumartesi

CÜMBEZ'İN KIZI

Kısa ama derinliği yüksek bir roman okudum. 
Geçen yazdan beri aklımda idi. İsmi ilginç gelmişti,   12. sayfada Cümbez'in ne olduğunu öğrenmiş oldum. 
📚
Cümbez yaban incir ağacı demekmiş.Sohbetler oyunlar bu ağacın altında gerçekleştiği için bu ismi almış.
📚
Bu kitabı okumasam asla öğrenemeyeceğim dramatik ve üzücü bilgiler öğrendim. 
1900 yılından 1950 yılına kadar dokuzbin Türk kızı Kıbrıs'ta para karşılığı ingilizler tarafından araplara satılmış.
📚
Cümbezin Kızı da  para karşılığı Filistinli bir Arap' a satılan  bir  Türk kızının hikayesi.
Emine Işınsu Roman Ödülünü alan hikaye aynı zamanda bir belgesel niteliğinde. 
📚
Yazar Ülkü Demiray çok önemli bir konuyu biz okurlara kazandırmış. Okudukça sömürge düzeninin kötülüğünü daha çok anlıyor insan.  


6 Haziran 2025 Cuma

HAYAL KIRIKLIKLARI KİTABI


Mayıs sonunda okuduğum ve çok beğendiğim Hayal Kırıklıkları Kitabı 'nı anlatmak istiyorum. 
📚
Öncelikle şunu söylemeliyim; belli bir yaşa gelmiş okurların çok beğeneceği, kendinden çok şey  bulacağı,  benim de Margit Schreiner 'in kalemi ile tanışmamı sağlayan kısacık ama enfes bir roman...
📚
Son iki yılını yatalak geçirip, belediyenin yaşlı bakım servisinden faydalandıktan sonra beyin kanamasından ölen bir kadının kendisi ailesi yıllar sonra varlığını öğrendiği kardesi -" 1968 yılında Demir Perde ansızın biraz aralandı  ve arasından üvey kardeşim çıktı. "-  hayatı ile hesaplamasını anlatıyor. 
Doğumdan ölüme bir kadının yaşam döngüsünü kendine özgü hoş bir mizah anlayışı ile okura sunuyor. 

Altını çizdiklerim :

" Doğar doğmaz tepeden tırnağa  ölçülürsün; yüzüstü çevrilirsin sırtın dinlenir. Beyaz önlüklü bir adam bacaklarını neredeyse koparacakmış gibi ayırır.  Su dolu bir küvete taşırlar seni. Önce sevinirsin. Kendini yapış yapış ve kirli hissediyorsundur. Ama su  dokuz ay boyunca olduğu gibi içinde rahat ettiğin bir şey değildir artık.  " 
✒️
"Hayat sonsuz bir bilgi zincirinden meydana gelir Sonradan bakıldığında her şey mantıklı görünür, bilgiyi edinme süreci sırasındaysa şaşırtıcı. "
✒️
"Yaşlanma süreci büyük aşkımızı bulmuş olsak  da olmasak da her durumda bir yalnızlaşma sürecidir. Günün birinde büyük aşk ölür ve yapayalnız kalırız. "
✒️
"Ve korkuya iyi gelir aşk, unutmaya ve ölüme iyi gelir. Kısa olan her şey aşkın eksikliğinde uzar. " 
✒️
" Çifte bir hayat süreriz .Biri dışa dönük, biriyse içe dönük.
Güvenilir olan içteki hayatımızdır. Dışarıdaki hayat bir yanılsama halini almıştır. 

Biraz daha  alıntı paylaşırsam  kitabın tamamını buraya yazmış olacağım.  
Okumadı iseniz önerim olsun, mutlaka okuyun.

 Kitapsız kalmayalım 📚

1 Haziran 2025 Pazar

MAYIS BITERKEN

Mayısı böyle bitirdim. 
📚
Benim için bu ayın favori kitapları.  İnsanların En Gizli Hatırası ve Yıkılmış Kadın oldu. 
📚
Yıkılmış Kadın' da efsane yazar Simone De Beauvoir 'in farklı yazım teknikleri ile yazılmış üç ayrı öyküsünü okudum.
Üçü de birbirinden güzeldi. 
📚
Gemiden Düşen Adam değişik bir okuma idi. Hakkında yazacağım. 
📚
Haşmetli Yosmalar ve Malafa hakkında fikrimi paylaşmıştım. 
Reşat Ekrem Koçu 'nun bir kitabını daha aldım, bu ay okumayı planlıyorum. 
📚
Çöl Kraliçesi 'ni yıllar önce filmini izledikten sonra almıştım, okumamıştım. Geçenlerde elime geçti kitaplarımın arasında bulunca okumaya başladım.  Filmi çok beğenmiştim ama kitap da bir o kadar güzel. Okuduğum kitaplarla çapraz okuma yaparak ilerliyorum ve maalesef haziran ayına da birazcık kaldı. 

Bu kitap ile ilgili yazacak çok şey var. Osmanlı 'nın Orta Doğu 'daki topraklarını nasıl kaybettiğinin hikayesi.  Meraklısına önerim olsun.  Tarih okumayı sevmeyenler zaten okumayacaktır ama tarih okumak da ayrıca önemlidir okunmalıdır da .

Bakalım haziran ayında bizi nasıl bir okuma bekliyor? 

Kitapsız kalmayalım 🌻📚🌻

30 Mayıs 2025 Cuma

TEKE ŞENLİĞİ


İZ BIRAKAN KİTAPLAR 5
MARIO VARGAS LLOSA ANISINA 
👎👎👎👎
Latin Amerika’nın dünya edebiyatına kazandırdığı önemli yazarlardan biri  Vargas Llosa' dan 2024 de üç kitap okudum. 
✏️
Aralık ayı içinde okuduğum kitaplarından biri de Teke Şenliği idi.
✏️
Llosa ilginç bir yazar.  Kalemine alıştıktan sonra okuması da çok keyifli. 
Teke Şenliği’nde 
 döktüğü kanlarla tarihe geçmiş, ülkesini türlü entrikalarla yönetmiş, zorbalık timsali Rafael Trujillo dönemini anlatıyor ve benim her yıl 5 kasımda üzülerek andığım kadına şiddetin timsali haline gelmiş Mirabal Kardeşler 'den de söz ediyor.
✏️
Dominik Cumhuriyeti 'ne otuz bir kayıp  yıl yaşatmış ve ülkesinde "Teke" adıyla anılıyor Rafael Trujillo.
✏️
Roman Trujillo'nun has adamlarından birinin kızı olan Urania Cabral ve Trujillo 'ya suikast düzenleyen bir grup vatanseverin gözünden anlatılıyor ve Llosa usta kalemi ile kurgu karakterleri gerçek kişiler arasına serpiştirerek mükemmel bir eser oluşturmuş. 
✏️
İspanyolca isimlerin çokluğu ve uzunluğu zaman zaman  yorsa da, Llosa bunu şahane  dil işçiliği ile  telafi etmeyi başarmış.
Teke Şenliği  2024 'ün bana kazandırdığı kıymetli eserlerden biri oldu. 
✏️
2025 'de daha çok Llosa okumak istiyorum ve henüz Llosa 'nın kalemi ile tanışmayanlara özellikle Teke Şenliği 'ni öneriyorum. 
 

Mario Vargas Llosa 'nın anısına 

27 Mayıs 2025 Salı

RUHUMUN KADINLARI


Nisan ayı içinde okuduğum kitaplardan biri  de Ruhumun Kadınları idi.
📚
Büyülü gerçeklik üzerine yazılmış güzel bir roman beklerken bir anı kitabının içinde buldum kendimi .
📚
İsabel Allende hayatına dokunan kadınları ve onların mücadelesini anlatmış kitabında.  
📚
İsabel Allende yaşam enerjisi yüksek hayattan her yaşta keyif almayı bilen bir kadın.  Bu enerjiyi kitaplarında da görmek mümkün.  
📚
Ruhumun Kadınları 'nda kendine ilham olan ve özlemini duyduğu kadınları anlatmış.  
📚
Kitabı okuyup bitirdikten sonra anlıyorsunuz ki; ister Türkiye'de ister Şili veya Peru'da yaşayın, kadın her yerde kadın.  Kadına şiddet tüm toplumlarda var. Biraz da bu yüzden olmalı Ruhumun Kadınları'nda anlatılanlar biraz da feminizm sosuna bulanarak okura sunulmuş. 
📚
Allende 'nin benzer anılarını önceden okumuş olduğum için mi bilmiyorum kitabı okuyup bitirsem de içime çok sinmeyen bir şeyler vardı; 
son dönemde bazı Türk Yazarlarda gördüğüm kendini tekrar etme durumu gibi. Ama sonuçta yazar Isabel Allende olduğu için kitap kendini sonuna kadar da okuttu.
📚
Sonuç olarak hiç Isabel Allende kalemi ile henüz tanışmadı iseniz; tanışma kitabı bu kitap olmasın. Yazarın birkaç kitabını ( ki bunların içinde Ruhlar Evi ve Denizin Uzun Taç Yaprağı 'nı tek geçerim) okuduktan sonra bu kitap okunmalı. 
📚
Ve minik bir  not : 
 Kitapta New York Kongre Üyesi Bella Abzug'un şu sözü çok hoşuma gitti : 
" 21. Yüzyılda, iktidar kadınların doğasını değiştireceği yerde , kadınlar iktidarın doğasını değiştirecektir."  Ama bunun için kadınların lider olmak için yola çıkması ve vazgeçmemesi gerekir.!!!!

26 Mayıs 2025 Pazartesi

MUMLAR SONUNA KADAR YANAR


Yapı Kredi yayınlarından daha önce Yürek Yangını adıyla basılan Sandor Marai 'nin romanı yine Yapı Kredi Yayınları'ndan bu sefer orijinal adı ile yeniden basılınca hemen kitabı aldım çünkü Yürek Yangını adlı romanı çok merak ediyordum. 
✏️
Ve ... yine Sandor Marai beni şaşırtmadı enfes bir roman okudum.
✏️
Sandor Marai romanlarını üç kişi ile kurgulayan bir yazar. 
✏️
Burada da bir dostluk ve ihanet hikayesi okuyoruz. 
Yine üç kişi arasında geçiyor. Henrik, Konrad ve Krisztina.
✏️
Dostluk,  ihanet ve geçmiş hesaplaşmalarını okuyoruz bu üç kişi arasında;  ancak bu üç kişiden biri ki tüm soruların asıl cevabını verecek olan Krisztina artık bu dünyada değildir.
✏️
114 sayfalık romanı bitmesin diye bir haftadan fazla süreye yayarak okudum.
Altını çizmediğim yer kalmadı. 
Mutlaka okuyun bu enfes romanı önerim olsun.
 
Aklımda kalanlar :
✏️
İnsan, dünya üzerinde yapacağı şeyler oldukça, yaşıyor.
✏️
Sen kimsin? Gerçekten istediğin şey nedir? Gerçekten yapabileceğin nedir? Nerede sadık, nerede haindin? Nerede cesur, nerede korkaktın? Bu sorular hep böyledir. Ve insan verebildiği kadar cevap verir; dürüst ya da yalancı olması o kadar da önemli değildir. Önemli olan, sonunda insanın bütün yaşamıyla verdiği cevaptır.
✏️
Hayatın en sırrı ve en büyük hediyesi 'aynı türde ' iki insanın karşılaşmasıdır. 
✏️
Acıdan ve ölümden daha kötüsü vardır 
Daha kötüsü insanın kendine saygısını kaybetmesidir. 
✏️
Bir anda değil, önce gözler, bacaklar ya da kalp yaşlanır. İnsan parça parça yaşlanır. Ve sonra bir anda ruh yaşlanmaya başlar.
✏️
Yeryüzünde yapacakların olduğu müddetçe yaşarsın. 
✏️
Doksandan sonra yaşlanmak elliden ya da altmıştan sonra yaşlanmak değildir.  İnsan hayata küsmeden yaşlanır. 

...
Sen kimsin? Gerçekten istediğin şey nedir? Gerçekten yapabileceğin nedir? Nerede sadık, nerede haindin? Nerede cesur, nerede korkaktın? Bu sorular hep böyledir. Ve insan verebildiği kadar cevap verir; dürüst ya da yalancı olması o kadar da önemli değildir. Önemli olan, sonunda insanın bütün yaşamıyla verdiği cevaptır.
✏️
İnsan hayatta her şeye sahip olabilir, dünyadaki ve etrafındaki her şeye hükmedebilir, hayat insana her şeyi verebilir.

25 Mayıs 2025 Pazar

İNSANLARIN EN GİZLİ HATIRASI

Bazı kitapları okuduktan sonra bir süre yeni bir okuma yapmak istemezsiniz ve öyle  bir okuma keyfi içine girersiniz ki anlatmaya kelime bulamazsınız. 

İnsanların En Gizli Hatırası böyle bir eser oldu benim için. 

Senegalli yazar Muhammed Mbougar Sarr'a yayınlandığı 2021 yılında Goncourt Edebiyat Ödülü kazandıran efsane bir roman.

2024 yılında Türkçe'ye çevrilmiş.  Fransızca aslından çeviren Şirin Erkan Leitao' nun mükemmel çevirisi ile okurlara kazandırılmış. 

İnsanların En Gizli Hatırası, edebiyatın ve insanlığın karanlık yüzlerine değinerek, sömürgecilik, ırkçılık ve edebi gelenekleri sorgulayan bir roman .

 Mohamed Mbougar Sarr, bu romanda 
Senegalli genç bir yazar olan Diégane Latyr  Faye'nin 1938' de Paris'te yayınlanan fakat sonrasında intihal gerekçesi ile tüm nüshaları toplatılan bir romanın peşine düşer. 
Roman kimi zaman büyülü gerçeklik, kimi zaman polisiye kurgusu ile hakikat ve gerçeklik arasında gidip gelir .
 
Ben çok beğenerek okudum . Benim için 2025 yılında okuduğum en iyi romanlar arasına girdi hatta yazarın yeni çıkan kitabını da hemen aldım.  Haziran ayındaki okumalarıma eşlik edecek. 

Kesinlikle tavsiyemdir.

24 Mayıs 2025 Cumartesi

ESZTER'İN MİRASI

Sandor Marai benim için  bir okurun beklentilerini kesinlikle boşa çıkartmayacak bir yazar .
Eszter' in Mirası sıcak ötesi bir cumartesi gününü keyifle geçirmemi sağladı.
Eszter'in Mirası yarım kalmış bir aşk hikayesi anlatıyor gibi görünse de okuru okurken düşündürüyor.
Eszter hayatının tek aşkı Lajos'u kendisinden her daim nefret etmiş ablası Vilma ' ya kaptırır . Vilma Lajos ile evlenmek için her yolu dener, evlenir de .
 İki çocukları olur ve Vilma ölür. Lajos ortadan kaybolur.
Üzerinden yirmi yıl geçer. 
Estzer yakın arabaları ile babadan kalma eski bir evde  günün birinde Lajos ' un geri geleceğine inanarak yaşamaya devam eder ve  evet Lajos gerçekten bir gün gelir. 
Lajos güvenilir olmayan bir karakterdir; aslında o da Eszter' i sevmiş ama Vilma' dan da  kopamamıştır.
Şimdi ben böyle uzun uzun anlatıyorum ya; sanmayın ki sıradan bir aşk romanı okuyorsunuz.
Yazar bunu nasıl başarıyor bilmiyorum ama siz romanı okurken en sevilmeyecek karakterde bir şirinlik bulabiliyorsunuz . Misal ben; romanın en berbat karakteri Lajos' ı sevdim neden sevdim onu söylemeyeyim okumak isteyen okuyunca anlar zaten 😊
Son olarak kitaptan aklımda kalan birkaç cümle ile yazımı bitireyim : 
✒ " İnsan yalnızca  niyet ettiği şeylerin sorumluluğunu taşır . Eylem nedir? Eylem her zaman için keyfe keder bir tür sürpriz gibidir, insan oradadir ve kendi  yaptıklarını izlemektedir ama niyet, suçlu olan niyettir ."
" Ahlâk insana başkasından miras kalan değil sonradan elde edilen bir özellik ... insan tarzını kültürünü olduğu gibi ahlakını da yaşamının akışı içinde edinir"...
"Sen insanı gerçeklerle bile kandırabilme becerisine sahipsin ."
Bence Estzer'in Mirası mutlaka  okunmalı . ❤📚❤

22 Mayıs 2025 Perşembe

İŞİN ASLI JUDİT VE SONRASI

" Yoksullukla zenginlik arasında ürkütücü derecede çok katman vardır. Peki sence yoksulluğun içinde, aşağıya doğru indikçe kaç katman ortaya çıkar? Sen zenginsin. Ayda dört yüzle altı yüz arasındaki o çok büyük farkı bilemezsin ... "
✏️
Bu hafta bitene kadar okumaya doyamadığım kitapları paylaşmak istiyorum .
✏️
Bunlardan biri İşin Aslı Judit ve Sonrası. 
✏️
İki yıl önce okuyup hayran kaldığım romanlardan biri.
✏️
Bildik ama farklı bir hikaye .
Bir aşk üçgeni. 
✏️
İki Kadın bir erkek kahraman arasında geçiyor. 
✏️
Üç anlatımlı bir roman.
✏️
Ben en çok Judit'in anlattıklarına takılı kaldım çünkü işin aslı gerçekten de Judit 'di.
✏️
Sosyal medyada gördüğüm kadarıyla çok okundu bu kitap.  Benim de Sandor Marai ile tanışma kitabım oldu.
✏️
Henüz okumayanlara önerim olsun. 
Pişman olmazsınız. 

Blognot : Sandor Marai 'nin üç kitabını daha okudum. Onları da paylaşacağım en kısa sürede. 

18 Mayıs 2025 Pazar

HAŞMETLİ YOSMALAR

İstanbul Ansiklopedisi 'ni izledikten sonra Reşat Ekrem Koçu 'dan okuma yapmamış olmanın üzüntüsünü yaşadım . Açıkçası tarih okumayı seven biri olarak hatta Reşat Ekrem Koçu 'yu da bilen biri olarak neden okumamışım ki diye  biraz söylendim kendime .
📚
Reşat Ekrem Koçu'nun dili okura Osmanlı Tarihi'ni sevdiren bir kalemi var.
Haşmetli Yosmalar iki bölüm halinde yazılmış. 
📚
 İlk bölümde Osmanlı Tarihi'nden ziyade daha da eskilere gidiyoruz ve Troya Savaşı'nın çıkmasına neden olan Helena, Kleoptra, Messalina gibi tarihe damga vuran iktidar sahibi kadınlarla beraber 18 "aşk kadını" anlatılmış. 
📚
İkinci bölümde Osmanlı Yasakları 'nı okuyoruz. Yasaklar çok ilginç geldi bana. Evde yemek çeşidi yasağı diye bir yasak misal; 1821 yılında evde beş ve yedi çeşitten fazla yemek yapmak yasaklanmış. ‼️ 
📚
Umumi yerlerde ve bilhassa kahvelerde devlet sohbeti yasağı, kadınların Eyüp' te kaymakçı dükkanına girme yasağı, kahve yasağı, içki yasağı, geceleri evde yatsı namazından sonra ışık yakma yasağı gibi yasaklar. Hepsinin de o dönem için kendine göre nedenleri var. 
📚
Ben okurken çok keyif aldım. 
Reşat Ekrem Koçu kitapları okunmalı. 

İstanbul Ansiklopedisi 'ni izledikten sonra Reşat Ekrem Koçu 'dan okuma yapmamış olmanın üzüntüsünü yaşadım . Açıkçası tarih okumayı seven biri olarak hatta Reşat Ekrem Koçu 'yu da bilen biri olarak neden okumamışım ki diye  biraz söylendim kendime .
📚
Reşat Ekrem Koçu'nun dili okura Osmanlı Tarihi'ni sevdiren bir kalemi var.
Haşmetli Yosmalar iki bölüm halinde yazılmış. 
📚
 İlk bölümde Osmanlı Tarihi'nden ziyade daha da eskilere gidiyoruz ve Troya Savaşı'nın çıkmasına neden olan Helena, Kleoptra, Messalina gibi tarihe damga vuran iktidar sahibi kadınlarla beraber 18 "aşk kadını" anlatılmış. 
📚
İkinci bölümde Osmanlı Yasakları 'nı okuyoruz. Yasaklar çok ilginç geldi bana. Evde yemek çeşidi yasağı diye bir yasak misal; 1821 yılında evde beş ve yedi çeşitten fazla yemek yapmak yasaklanmış. ‼️ 
📚
Umumi yerlerde ve bilhassa kahvelerde devlet sohbeti yasağı, kadınların Eyüp' te kaymakçı dükkanına girme yasağı, kahve yasağı, içki yasağı, geceleri evde yatsı namazından sonra ışık yakma yasağı gibi yasaklar. Hepsinin de o dönem için kendine göre nedenleri var. 
📚
Ben okurken çok keyif aldım. 
Reşat Ekrem Koçu kitapları okunmalı.