Blog Listem

19 Şubat 2014 Çarşamba

BÖĞÜRTLEN KIŞI

Arkadaşım S. doğum günümü kutlamak için aradı.
Babam hastanede yatıyordu ve ben gerçekten o gün doğum günüm olduğunu bile unutmuştum.

S. de benim gibidir, okumak yaşam biçimidir.

" Hadi gel dedi bana; bir yerlerde birer kahve içelim, biraz sohbet, açık hava iyi gelir sana".

Kıramadım S'yi. Buluştuk. Dediği gibi de oldu. İyi geldi açık hava ve dostla içilen Türk Kahvesi.

S. kitap hediye etmek ve almaktan hoşlandığımı bilir. Elime bir paket tutuşturdu. Baktım ki, doğum günü hediyem bir kitap. Açtım hemen ... Böğürtlen Kışı.

Yazarın daha önce iki romanını okumuş ve beğenmiştim.

Aslını ararsanız, son dönemlerde yazılan bu tarz kitapları çok benimseyemedim. Fakat  bu yazarın kitaplarını gerçekten samimi buluyorum. Üstelik çeviri de güzel; - kitabın kapak tasarımı ve ayracından hiç söz etmiyorum :) -


Kitap okumak için çok da keyifli bir dönemde değildim. Bir kaç gün sonra da babamı kaybettim.

Babam gittikten ve sular biraz durulduktan sonra, baş ucumda bekleyen kitaplarıma göz attım.
Böğürtlen Kışı güzel kitap tasarımı ve püsküllü ayracıyla kitaplarımın arasından beni seç der gibiydi.

Başladım ve kısa bir sürede bitirdim.

1933 yılının Mayıs ayında, kar fırtınasına teslim olmuş Seattle'da, üç yaşındaki oğlunu kaybeden Vera'nın hüzünlü öyküsünü anlatıyor roman. Bu olaydan yıllar sonra, kaybolan çocuğun hikayesinden etkilenen ve bu konuyu araştıran bir gazetecinin yaşadıklarıyla da paralel gidiyor.

Konu annelik ve çocuk olunca bende akan sular durduğu için, kitabı bir çırpıda okudum.

Yazarlığın en güzel tarafı, önceki kitaplardaki kahramanları diğer kitaplarda da yaşatabilmek olmalı.

Sarah Jio bunu hep yapıyor. bir önceki romanındaki ana karakter, bir sonraki romanda karşımıza yan karakter olarak çıkıyor. Bu da okumayı daha eğlenceli hale getiriyor.

Böğürtlen Kışı'nda da Mart Menekşeleri'ndeki Emily ve Jack çıkıyor karşımıza ...

Fikrimi soracak olursanız; Mart Menekşeleri ve Yağmur Sonrası'nı okuduysanız; zaten Böğürtlen Kışı'nı mutlaka okursunuz. Belki de bu ben bu satırları yazarken çoktan okuyup bitirdiniz bile...







11 yorum:

  1. Çok Merak ettiğim ve bir türlü okuyamadığım kitaplardandı. En kısa sürede yazarın 3 kitabını da okumayı düşünüyorum bu yazınızdan sonra.
    Bu arada Babanızı kaybetmenize çok üzüldüm. Başınız sağolsun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım çok teşekkür ederim. Keyifli okumalar bence 3 kitap da güzeldi, sevgiler ...

      Sil
  2. Bazen acı ile mutluluk iç içe yaşanıyor. İkisinden de izler kalıyor geriye. Zaman, her şeyi yeniden anmaya, derinden düşünmeye vesile oluyor.
    Acınızı paylaşıyorum.
    Kitap tanıtımınız ne iyi olmuş. Bir an önce almak istedim. Kitaplar adlarıyla da ilgi çekiyor. "okumak" yeni limanlara yelken açmayı sağlıyor gerçekten.
    Selam-sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Makbule Hanım, çok teşekkür ederim. Sarah Jio son dönemde popüler olan kitapların içinde benim keyifle okuduğum bir yazar oldu nedense. Size de keyifli okumalar dilerim. sevgiyle kalın ...

      Sil
  3. Merhaba
    Bundan böyle bu güzel bloğun takipçisiyim. Ben de bloğuma beklerim.
    Görüşmek üzere…

    YanıtlaSil
  4. babanıza geçmiş olsun.. en kısa zamanda atlatır inşallah... kitap benim de merak ettiklerimden..... sevgiler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Emine'cim babamı kaybedeli 40 gün oldu. güzel dileklerin şifa arayan hastaların olsun.
      Keyifli okumalar ...

      Sil
  5. Hayır canım çoktan okuyup bitirmedim, şimdilik sadece sıralamaktayım. Paylaşımına çok değer verdiğimi biliyorsun ama benim hızım senin hızına yetişmesinin iimkanı yok canımıniçi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Nurum okuyorum işte vallahi. Çok mu hızlıyım ben de bilmiyorum:)
      Çok sevgiler :)

      Sil
  6. geç olmuş olacak ama başınız sağolsun, ben de kitabı yen bitirdim , bloggerlardan okuyan var mı derken sizin yorum ile karşılaşınca bir selam edeyim dedim :D

    YanıtlaSil